yazılımlar

en yenii ve gerekli yazılımlar

Moderatör: yashin

Cevapla
MaLaTYaLı44
YD Özel Tim
Mesajlar: 7
Kayıt: 24 Nis 2010 17:24
İletişim:

yazılımlar

Mesaj gönderen MaLaTYaLı44 »

Bilgisayar sistemi donanım ve yazılımdan oluşan bir bütündür. İster bir ROM belleğe
kayıtlı durumda olsun, isterse giriş donanımı aracılığı ile bilgisayara yüklensin,
yazılım olmadan hiçbir bilgisayar çalışamaz.
Bilgisayar donanımının hangi veri üzerinde, hangi işlemi, ne zaman ve nasıl yapacağını
belirten komut gruplarının (program) bütününe yazılım (software) denir.
Kullanıcı tarafından kolayca değiştirilemeyecek ya da yüklenemeyecek biçimde
ROM bellekler üzerine yüklü olan, ve genellikle makine komutlarından oluşan
programlar ise mikroprogram (firmware) olarak adlandırılır.
Bilgisayar yazılımı, sistem yazılımı ve uygulama yazılımı olarak iki ana grup altında
toplanır.
Sistem Yazılımı
Bilgisayar yazılımının sistem yazılımı ve uygulama yazılımı olarak iki ana gruba
ayrıldığı belirtilmişti. Sistem yazılımı (system software) olarak adlandırılan gruba,
kullanıcıların veri hazırlama, uygulama yazılımı geliştirme ve çalıştırma amacıyla
kullandıkları programlar girer. Bu gruptaki programlar genellikle konunun uzmanı
olan yazılım şirketleri ya da bilgisayarı üreten şirket tarafından hazırlanmışlardır.
En bilinen sistem yazılımı işletim sistemi (operating system) adı ile anılır. İşletim
sistemi, bilgisayar donanımının verimli ve kolay kullanılmasını sağlamak amacıyla
hazırlanan programlardan oluşur. Genellikle bilgisayar ilk açıldığında, işletim sistemini
oluşturan programlar otomatik olarak çalışırlar.

Bir diğer sistem yazılımı, programlama dili sistemi (language system) olarak anılır.
Programlama dillerine ait derleyiciler, yorumlayıcılar ya da bu dillerde program geliştirmekte
kullanılan diğer özel program parçalarından oluşur.
Çok kullanılan bir diğer sistem yazılımı da hizmet programları sistemidir (utility
system). Bu gruba giren programlar veri ve program hazırlama ya da düzeltme (editing),
karşılaştırma (compare), sıralama (sort) vb. hizmetlerde kullanılırlar.
Uygulama Yazılımı
Uygulama yazılımı (application software), kullanıcıların kendi özel işlerini bilgisayar
donanımına yaptırmak amacıyla, sistem yazılımını kullanarak hazırlayıp çalıştırdıkları
her türlü programı kapsar.
2. İşletim Sistemleri
İşletim sistemleri bilgisayarların kolay ve verimli kullanılmaları amacıyla hazırlanmışlardır.
Bilgisayarlarda başlıca aşağıda sıralanan görevleri yürütürler:
• Program işletimi: Uygulama programları ve diğer sistem programlarının işletimini
denetlerler,
• Hata denetimi: İşletim sırasında programlarda ve donanımlarda ortaya çıkacak
hata durumlarını denetler ve gerekirse kullanıcıyı uyarırlar,
• Giriş/Çıkış denetimi: Programların donanımdan istedikleri okuma ve yazma
isteklerini denetlerler,
• Dosya yönetimi: Bilgi saklama ortamları üzerinde bulunan dosyaların, adı,
nerede oldukları vb. türünden bilgilerin tutulmasını sağlarlar,
• Muhasebe: Bilgisayar donanımının kim tarafından ne kadar süre ile kullanıldığına
ilişkin istatistiksel bilgileri tutarlar,
• Paylaşım: Bilgisayarların verimli bir şekilde kullanılabilmesi için, olabildiğince
çok kişi tarafından ortak olarak kullanılabilmesini sağlarlar,
• Koruma: Bilgisayarda kayıtlı olan dosyalar ve çalışmakta olan programların,
başka kullanıcılar tarafından bilinçli ya da bilinçsiz olarak bozulmasını engellerler.
Kullanılan bilgisayar büyük değilse, bu görevlerden özellikle paylaşım ve verimli
kullanım ile ilgili olanları fazla önem taşımayabilir. Ancak maliyeti yüksek olan orta
ve büyük boy bilgisayarlarda verimli kullanım neredeyse en önemli konudur.
İşletim sistemlerinin karşılaştırılmasında sıkça kullanılan bazı terimler aşağıda belirtilmiştir:
• Çok işlemcililik (multiprocessing): Bazı bilgisayarlarda birden fazla işlem
donanımı bulunabilir. Bu terim, işletim sisteminin birden fazla işlemciyi destekleyebildiğini
belirtir.

• Çok kullanıcılılık (multiprogramming): Ana belleğe aynı anda birden çok
kullanıcıya ait programların yüklenebilmesi, ve birlikte çalıştırılabilmesi demektir.
• Çok görevlilik (multitasking): Aynı kullanıcının birden fazla programı ya
da program parçasını aynı anda çalıştırabilmesi demektir.
• Zaman paylaşımı (time sharing): İşlem donanımını, çok küçük zaman aralıkları
ile ya da herhangi bir nedenle serbest kaldığında farklı farklı programlara
kullandırarak, işlem donanımının daha verimli kullanılmasının sağlanması demektir.
• Gerçek zamanlı işlem (real time processing): İşletim sisteminin, dış ortamdan
gelen verileri çabucak değerlendirip sonuçlarını en gerekli oldukları süre
içinde tekrar dış ortama aktarmaları demektir. Seri üretim yapan fabrikalar, büyük
çaplı rezervasyon sistemleri, uzay uçuşları vb. alanlarda bilginin elde edilme
süresi çok önemlidir.
• Görüntü bellek (virtual memory): İşletim sisteminin, ana belleği gerçekte
olduğundan daha yüksekmiş gibi kullanabilmesidir. Programların ana belleğe
sığmayan kısımları sabit disk üzerine yazılır, işletim sırasında gerekli oldukça
tekrar ana belleğe getirilir. Böylece ana belleğe sığamayacak kadar büyük programlar
da çalıştırılabilir.
Türü ne olursa olsun, işletim sistemleri bilgisayar donanımı açıldığında ilk olarak
çalıştırılan ya da otomatik olarak çalışan yazılımdır. Kişisel bilgisayarlarda işletim
sisteminin otomatik olarak çalışması booting terimi ile anılır. Daha büyük bilgisayarlarda
ise IPL (Initial Program Loading) terimi ile adlandırılır ve daha karmaşık
işlemleri kapsar.
Kişisel bilgisayarlarda çokça kullanılan bazı işletim sistemleri şöyle sıralanabilir:
2.1. DOS
Disk Operating System sözcüklerinin baş harflerinden oluşur. İlk olarak 1980 de Intel
8088 mikroişlemcisi için ve 80-DOS adı ile yazılmasından bu yana sürekli gelişmiştir.
Microsoft firması tarafından pazarlanan sürümü MS-DOS, IBM firması tarafından
pazarlanan sürümü PC-DOS olarak anılır. Ancak her ikisi de temelde aynı işletim
sistemidir. Tek kullanıcılı ve tek görevli bir işletim sistemidir. Yani aynı anda
bir tane kullanıcı ve o da tek bir program çalıştırabilir. Dünyada çok sayıda bilgisayara
yayılmış durumda olduğu için her yeni sürümünün, ilk sürümdeki kısıtlayıcı
özellikleri aynen devam ettirmesi gerekmiştir. Bu nedenle yeni mikroişlemcilerdeki
yüksek bellek kapasitesi ve bellek adresleme özelliklerini tam olarak kullanamamaktadır.
Daha sonradan çıkan Windows ve OS/2 gibi grafiksel ağırlık işletim sistemlerinin
kullanım kolaylığı ve çekiciliği karşısında eski önemini kaybetmiş gibi
gözükmektedir.

2.2. Windows
Microsoft firması tarafından geliştirilmiştir. Önceleri DOS işletim sistemi üzerinde
çalışan ve DOS kullanıcılarına grafiksel kullanım ortamı ve çok görevli işletim yapma
olanağı sağlayan bir yazılım iken, Windows 95 adı ile anılan sürümünden başlayarak
kendisi bir işletim sistemi haline gelmiştir.
2.3. OS/2
1988 yılında Microsoft ve IBM firmalarının ortak çalışması ile duyurulan bir işletim
sistemidir. Windows işletim sistemi gibi OS/2 de grafiksel kullanıcı arayüzü kullanır
ve çok görevli bir işletim sistemidir.
2.4. UNIX
İlk kez Kenneth Thompson tarafından 1971 yılında geliştirilen bu işletim sistemi,
görüntü bellek, çok kullanıcılılık ve zaman paylaşımı gibi özellikler taşır. 1973 yılında
C programlama dili ile yeniden yazıldıktan sonra giderek daha çok yayılmış ve
kişisel bilgisayarlardan orta ve büyük boy bilgisayarlara kadar her tip bilgisayarda
çalışır hale gelmiştir.
2.5. Mac OS
Apple firması tarafından üretilen Macintosh serisi kişisel bilgisayarlarda kullanılır.
Mac OS işletim sistemi de tek kullanıcılı, çok görevli, görüntü bellek kullanan, grafik
tabanlı bir işletim sistemidir. Macintosh serisi bilgisayarlarda genellikle Motorola
firması tarafından üretilen mikroişlemciler kullanılır. Oysa IBM uyumlu olarak adlandırılan
kişisel bilgisayarlar Intel firmasının mikroişlemcilerini ya da uyumlularını
kullanır. Bu nedenle Mac OS işletim sistemi IBM uyumlu bilgisayarlarda çalışmaz.
İlk üretildiği andan beri grafiksel uygulamalara yatkınlığa ve kullanım kolaylığına
verdiği önem nedeni ile kullanıcılar arasında yaygınlaşmıştır.
3. Uygulama Programı Geliştirme
Bir uygulama programının geliştirilmesi 5 temel adımdan oluşur:
3.1. Çözümleme
Çözümleme (analysis) adımında bilgisayarda yaptırılmak istenen programın amacı
ve kimler tarafından kullanılacağı tanımlanır. Hangi giriş verilerinin alınacağı,
hangi işlemlerin yapılacağı ve hangi çıkış verilerinin elde edileceği belirlenir. Bu ko-


şulları sağlayan bir programın yazılmasının mümkün olup olmadığı araştırılır.
Tüm bu araştırma ve incelemeler doküman olarak kaydedilir.
3.2. Tasarım
Tasarım (design) adımında, önceki adımda nitelikleri belirlenen programın hangi
veriler üzerinde hangi işlemleri ve hangi sıra ile yapacağı kağıt üzerinde belirlenir.
Tek tek işlem adımları izlenerek istenen sonucun elde edilip edilemeyeceği denenir.
3.3. Kodlama
Kodlama (coding) adımında, tasarım adımında belirlenen işlem adımları, seçilen
bir programlama dili kullanılarak program haline getirilir ve sayısal ortama aktarılır.
Derleyici (compiler) adı verilen sistem programı tarafından makine komutları
haline çevrilir. Bu dönüştürme sırasında derleyici, dilin kurallarına uyulmadan yazılan
komutlar için kullanıcıyı uyarır. Yazım hataları temizlendikten sonra program
işletime hazır hale gelir.
3.4. Deneme
Bütün yazım hataları giderildikten sonra, programın gerçekten istenen işlemi yapıp
yapmadığını denemek gerekir. Bilgisayarlar 'düşündüğünüz işi' değil 'söylediğiniz
işi' yaparlar. Komutların dilin kurallarına uygun olarak yazılmış olması, onların
sorunun çözümünü sağlayacak doğru komutlar olduğu anlamına gelmez. Eğer girilen
örnek verilerle beklenen sonuçlar elde edilemiyorsa, programda bir mantık hatası
(logic error) olduğu anlaşılır. Programdaki komutların tek tek incelenerek,
nerede hangi işlemin eksik ya da fazla yapıldığı bulunmaya çalışılır. Bu süreç hata
ayıklama (debugging) olarak da adlandırılır.
3.5. Belgeleme
Son adım olan belgeleme (documentation) adımında, tamamlanan programa ait çözümleme
ve tasarım raporları, program metni, kullanım kılavuzları, giriş ve çıkış
verilerini tanıtan belgeler vb. bir dosya haline getirilerek gerektiğinde kullanmak
üzere saklanır.

4. Programlama Dilleri
Kullanıcılar program hazırlarken, önceden dilbilgisi (grammar) ve sözdizim
(syntax) kuralları tanımlanmış olan bazı yazı dilleri kullanırlar. Bunlara programlama
dili (programming language) denir.
Programlama dilleri de bilgisayarların gelişimi sürecinde çeşitli aşamalardan geçmişlerdir.
Birinci kuşak adı verilen programlama dilleri, sadece 0 ve 1 ikili sayılarından oluşan,
bazı telleri bağlayarak ya da bazı düğmeleri açıp kapatarak sayısal ortama aktarılması
mümkün olan dillerdir. Kimi kaynaklarda makine dili (machine language)
olarak anılırlar.
İkinci kuşak diller, kullanıcıların verileri ve komutları kısacık adlarla tanımlayabildikleri,
nispeten daha anlaşılır dillerdir. Kimi kaynaklarda birleştirici dili (assembler
language) olarak adlandırılan bu dillerin, sayısal ortama girildikten sonra
özel başka bir program tarafında makine diline çevrilmesi gerekir.
Üçüncü kuşak dillerde komutlar, doğal dildeki emir cümleleri şeklinde yazılır.
Program geliştirme ve hata düzeltme işlemleri daha basittir. COBOL, FORTRAN,
PASCAL, C, BASIC gibi yüzden fazla dil geliştirilmiştir. Bu dillerde yazılan programların
da sayısal ortama girildikten sonra derleyici (compiler) ya da yorumlayıcı
(interpreter) denilen özel programlar tarafından makine diline çevrilmesi ya
da işletilmesi gerekir.
Dördüncü kuşak diller, daha çok rapor üretme, sorgulama yapma gibi basit temel
işlemlerin, uzman programcı bilgisi gerektirmeden doğal dile yakın komutlarla yapılabilmesine
olanak veren dillerdir. Bu tür dillerle yazılan programların değerlendirilmesi
daha karmaşık süreçler gerektirir.
Tamamen doğal dillerle verilen emirleri alıp değerlendirmeye olanak tanıyan, yapay
zeka tekniklerinin de kullanıldığı programlama dilleri ise beşinci kuşak diller
olarak tanımlanır.
Teknolojinin ilerlemesine bağlı olarak bilgisayar donanımları giderek küçülmekte
ve fiyatları da düşmektedir. Ancak, bir ya da daha fazla insan tarafından geliştirildikleri
için, yazılım fiyatları düşmemekte ve hatta kişilere ödenen ücretlere bağlı
olarak artmaktadır. Bu nedenle bilgisayar sistemlerine yapılan harcamalardaki yazılım
giderlerinin payı giderek artmaktadır.
5. Hazır Yazılımlar
Bilgisayar sahibi olan herkesin programlama bilgisi olması gerekmez. Uzman programcılar
günlük hayatta sıkça yapılan bazı işler için gerekli programları hazırlaya-
rak belirli bir ücret karşılığında ya da ücretsiz olarak dağıtabilir. Bu tür programlar
hazır yazılım olarak adlandırılır. Hazır yazılım ve bunun nasıl kullanılacağını anlatan
belgelerin hepsi birden paket program (software package) olarak adlandırılır.
En yaygın hazır yazılımları amaçlarına göre aşağıdaki gibi gruplamak mümkündür:
Kelime işlem (word processing) yazılımı: Değişik tipte belgeleri hazırlama, düzeltme
ve yazdırma amacına yönelik olarak hazırlanırlar. Sayfa düzeni tanımlama,
sözcüklerin doğru yazıldığını denetleme, belgeyi otomatik olarak sayfalara ayırma,
belge içine resim, grafik, tablo vb. ekleyebilme yeteneklerine sahip olmaları gerekir.
Word, PC Write, Write Now adı sıkça duyulan kelime işlem programlarındandır.
Çizelgeleme (spreadsheet) yazılımı: Kullanıcının satır ve kolonlardan oluşan tablolar
biçiminde girdiği verileri kullanarak, yeni değerler hesaplama, grafik çizme ya
da basıma hazır tablolar türetme gibi işlemleri yapabilen yazılımlardır. Lotus ve Excel
çok bilinen çizelgeleme programlarındandır.
CAD/CAM yazılımı: Bilgisayar destekli tasarım (computer aided design) ve bilgisayar
destekli üretim (computer aided manifacturing) amacına yönelik olarak hazırlanan
bu yazılımlar daha çok mimaride ve ürün geliştirmede kullanılır. Bir bina
ya da ürünün modelleri bilgisayar ortamında oluşturulur, ekrandaki görüntü gerektiğinde
döndürülerek incelenebilir, kesitleri alınabilir, üzerinde testler yapılabilir
vb. AutoCad belki de en bilinen CAD/CAM programıdır.
Veri tabanı (data base) yazılımı: Verilerin, bilgisayar ortamında belirli bir düzen
içinde, az yer kaplayacak şekilde saklanması, kolaylıkla düzeltilebilmesi ve gerektiğinde
bu verilerden kolaylıkla raporlar alınabilmesi amacına yönelik olarak hazırlanırlar.
dBase, Oracle, Informix, DB2, Paradox, FoxPro vb. çok bilinen veri tabanı yazılımlarıdır.
Sunum (presentation) yazılımı: Belirli bir konuda yapılan seminer, toplantı vb. sırasında,
konu ile ilgili olarak önceden hazırlanmış olan metin, ses, görüntü, grafik
vb. materyalin, belirli bir düzen içinde izleyicilerin karşısına getirilmesini amaçlayan
yazılımlardır. Bu tür yazılıma Power Point örnek olarak gösterilebilir.
Benzetim (simulation) yazılımı: Gerçek hayatta denenmesi mümkün olmayan koşulların
bilgisayar ortamında oluşturularak, konu ile ilgili bilgiler edinilmesine ya
da kararlar alınmasına yardımcı olan yazılımlardır. Çok klasik bir örnek, bir uçağın
kumanda paneli bilgisayar ortamında yazılımla oluşturulur. Pilot adayının bunları
kullanarak uçağı kullanması istenir. Hatta uçuş sırasında karşılaşılabilecek kimi
tehlikeli durumlar bilgisayar tarafından yaratılır. Pilot adayının gerçek uçağa binmeden,
insanların hayatını tehlikeye atmadan ve az bir masrafla eğitilmesi sağlanır.
İstatistiksel (statistical) yazılım: Çeşitli yollarla toplanmış veriler üzerinde istatistiksel
analizler yapmak, grafikler çizmek vb. işlemler yapmak üzere hazırlanmışlardır.
Bunlardan başka daha özel alanlara yönelik pek çok hazır yazılım bulunabilir.
6. Yazılım Edinilmesi
Herhangi bir konuda hazır yazılım olup olmadığı nasıl öğrenilebilir? Nereden ve
hangi koşullarla alınabilir? Her şeyden önce yazılımdan beklenen nitelikleri tesbit
etmek için iyi bir inceleme yapmak gerekir. Nelere gereksinim vardır? Bunların hangileri
olmazsa olmaz türdendir? Elinizdeki bilgisayar donanımının özellikleri nelerdir?
Unutmamak gerekir ki, iyi bir yazılımı bulmuş olmak, bunun eldeki bilgisayarda
çalışabileceği anlamına gelmez. Bir kez bu gereksinim ve olanaklar belirlendikten
sonra, aranılan tipte bir hazır yazılımın dünyada var olup olmadığını araştırmak
için çeşitli yollar önerilebilir:
• Bilgisayar yazılımı ile ilgili dergilerde bulunan reklam ve haberleri izlemek
bir yöntemdir. Hatta bu tür dergiler aynı işi yapan değişik yazılımlar arasında
karşılaştırmalar yapan yazılar yayınlayarak alıcıların karar vermesine yardımcı
da olurlar.
• Yazılım pazarlayan firmalarla görüşmeler yapılarak ellerinde istenilen türde
yazılım olup olmadığı ve özellikleri öğrenilebilir.
• Bilgisayar ağları üzerinde bulunan arama motorları (search engine) kullanılarak
istenilen konuda bir yazılım olup olmadığı öğrenilebilir.
• Kimi firmaların yayınlamış olduğu yazılım katalogları incelenebilir.
Aramalarda rastlanan yazılımların tanıtım dokümanlarına bakılarak tesbit edilmiş
gereksinimlerin ne kadarını sağlayabildikleri ve elde bulunan donanıma uyup uymadıkları
incelenebilir. Eğer elde henüz bilgisayar yoksa, çoğu kez önce yazılımların,
sonra da bunun gerektirdiği niteliklere sahip bilgisayarın edinilmesi önerilir.
Kararlaştırılan yazılım, pazarlamacı firmalardan ya da bilgisayar ağları kullanılarak,
saklı tutuldukları bilgisayar sistemlerinden alınabilir.
Aynı işi yapan birden fazla paket program varsa, aralarında seçim yapmak için aşağıdaki
kıstaslara bakılabilir:
• Belgelemenin kalitesi: Programla birlikte gelen kullanım kılavuzu vb. belgelerin
kolay anlaşılır ve açıklayıcı olup olmadıkları incelenebilir.
• Öğrenme kolaylığı: Programın belgelemesi çok iyi bile olsa, programı öğrenmek
zor olabilir. Kullanıcı eğitimi için çok masraf yapılması gerekiyor olabilir.
Bu konuda en uygun yol, programı daha önceden alıp kullananların fikrini
almaktır.
• Kullanım kolaylığı: Programın her an ve kolayca çalıştırılıp çalıştırılamadığı
önemli olabilir. Bu konuda da önceden programı kullananların fikri alınabilir.

• Hata denetimi: Hata yapmak insanın doğal bir özelliğidir. Programların kullanımı
sırasında da yanlış bir veri girmek, yanlış bir tuşa basmak vb. olağan hatalardandır.
Bu tip bir hata durumunda programın nasıl tepki verdiği, giriş verilerini
denetleyip denetlemediğine bakmak gerekir.
• Destek: Bir hata olur ve bununla ilgili açıklayıcı bilgilere belgelerden ulaşılamaz
ise, doğrudan görüşüp fikir alınabilecek kimseler var mı? Programda eksik
ya da yanlış kısımlar varsa bunların düzeltilmesi sağlanabilir mi? Bu tip gereksinimlerin
karşılanma oranı da önemli bir seçim unsuru olabilir.
Parası ödenerek, tam anlamıyla çalışır durumda ve bütün kullanım materyali tam
olarak alınabilen hazır yazılımlar lisanslı program (licensed program) olarak anılır.
Bu tür programların kullanımı sırasında ortaya çıkan eksikliklerin, yazılımı pazarlayan
kurum tarafından düzeltilmesi mümkün olabilir. Programların daha yeni şekilleri
az bir ücret ödenerek elde edilebilir. Sorunlu çıkan programlar için ticaretle ilgili
yasa ve yönetmeliklere uygun olarak yargı yoluna başvurulabilir.
Herhangi bir ücret ödemeden elde edilen hazır yazılım ücretsiz program (freeware
program) olarak adlandırılır. Bu tür programları hazırlayan kurum ya da kişiler, yasal
olarak hiçbir sorumluluk taşımazlar. Programın kullanımları sırasında ortaya çıkabilecek
eksiklik ya da sorunlardan sadece kullanıcının kendisi sorumludur. Kullanım
dokümanları ya kısıtlıdır ya da hiç yoktur.
Deneme amacıyla ücretsiz olarak dağıtılan hazır yazılım, denemelik program (shareware
program) olarak adlandırılır. Bu tür programların ya işlevleri tam değildir
ya da belirli bir deneme süresi için çalıştırılabilirler. Kullanıcı deneme süresinin sonunda
programı kullanmaya devam etmek isterse, ya da eksik olan programın tamamını
almak isterse, lisans ücretini ödemek zorundadır. Programın deneme süresi
içinde yazılımı geliştiren kurum ya da kişinin yasal olarak sorumluluğu yoktur.
7. Kullanıcı Arayüzü
Bir hazır yazılımın kullanılması sırasında, kullanıcının programa isteklerini iletmede
kullandığı yollar kullanıcı arayüzü (user interface) olarak adlandırılır. Seçilen
bir programın kolayca kullanılabilir (user friendly) olup olmadığı kullanıcı arayüzü
incelenerek kararlaştırılabilir.
Komut yönlendirmeli (command driven) programlar çalıştırıldıkları zaman ekrana
özel bir karakter dizisi yazarak (prompt) komut beklediklerini belirtirler. Komut
klavyeden yazılarak Enter ya da CR tuşlarına basılarak işletim sistemine gönderilir.
Değerlendirilen komutun sonucunu bilgisayar ekrana yazar ve tekrar komut ister
vb. Kullanıcı hangi komutla neler yaptırabileceğini ve komutu nasıl yazması gerektiğini
program kullanım dokümanlarını iyice inceleyip öğrenmiş olmalıdır.

Menü yönlendirmeli (menu driven) programlar çalıştırıldıkları zaman yapılabilecek
işlemleri ekrana bir liste halinde yazarlar. Kullanıcı istediği işlemi tanıtan harf
ya da rakamı yazarak ya da menüden bununla ilgili satırı başka yollarla işaretleyerek
işlemi başlatır. Seçilen işlem tamamlandıktan sonra tekrar menüye dönülüp bir
başka işlem seçilebilir. Kimi zaman seçilen işlemle başka bir menü açılır bu menüden
tekrar seçim yapmak gerekir.
Grafiksel kullanıcı arayüzünde (graphical user interface, kısaca GUI) ise programlar
ve yapılacak işlemler ekrana tanıtıcı küçük resimler (icon) olarak gelir. Kullanıcı
istediği programı fare ile işaretleyerek çalıştırır. Çoktan seçmeli değerler girilmesi
gerektiğinde, ilgili resim tıklandığında seçenekleri gösteren bir liste otomatik olarak
açılabilir (pull down menu).
Grafiksel kullanıcı arayüzleri kullanıcılar açısından daha çekicidir. Hem grafiksel
hem de menü şeklindeki arayüzler, uzman olmayanların kolayca programı kullanmasına
yardımcı olurlar. Ancak zaman içinde istediği işi hangi komutla yapacağını
iyice öğrenmiş olan kullanıcılar arka arkaya birkaç menüden geçmek ya da birkaç
resmi işaretlemekten sıkılabilir; komutun kendisini yazıp bir an önce sonucu almayı
tercih edebilirler. Bu açıdan komut girilen arayüzler uzmanlar için daha çekici olabilir


8. Bilgisayar Virüsleri
Uygulama programları her zaman iyi bir amaç için hazırlanmazlar. Kimi zaman kötü
niyetli kişiler tarafından, üzerinde çalıştıkları bilgisayara zarar vermek üzere yazılmış
programlar da bulunabilir.
Truva atı (trojan horse) olarak adlandırılan ilk gruba girenler, olağan uygulama
programları içine gizlenmiş program parçalarıdır. İçine gizlenmiş oldukları programlar
çalıştırıldıkları zaman bilgisayara zarar verebilirler. Ancak bu tip programlar,
başka temiz programlara bulaşmaya çalışmazlar.
Kurt (worm) olarak adlandırılan gruba girenler, diğer programlar içine gizlenme
gereği duymazlar. Kendi başlarına bağımsız programlardır. Bunlar kendi kendilerini
bilgisayar ağları üzerinden dağıtarak çoğalırlar. Daha çok iletişim hatları üzerinde
kilitlenmelere neden olarak zarar verirler.
Son gruba giren ve hepsinden daha önemli olan bilgisayar virüsleri de truva atları
gibi diğer programlar içine gizlenmiş durumda bulunurlar. Ancak onlardan farklı
olarak, içine gizlendikleri programlar bir kez çalıştırıldıklarında otomatik olarak
saklama ortamında bulunan diğer hatasız dosya ya da programların içlerine kendilerini
kopya ederler. Bu tip dosya ya da programlar başka bir bilgisayarda çalıştırıldıklarında,
bu defa oradaki programlara da bulaşır ve böylece giderek bütün dünyaya
yayılırlar. Bu şekilde bulaşmış olan virüsler, belirli koşullar sağlandığında,
dosyaları silebilir, bozabilir ya da bilgisayarın performansının düşmesine neden
olabilir.
:mrgreen:
Virüsler diğer program dosyalarına bulaşmadan önce, daha önce bu dosyaya bulaşmış
olup olmadıklarını, dosyanın içinde belirli işaretlerin var olup olmadığına bakarak
test ederler. Virüs tarama programları, istenilen dosyaların içine söz konusu işaretleri
(sanki virüs bulaşmış gibi) programın çalışmasını aksatmayacak şekilde yerleştirebilirler.
Aşılama (immunization) adı verilen bu yolla bazı virüslerin programlara
bulaşması engellenebilir.
Bu tip kötü amaçlı programlardan korunmak için bazı önlemler almak gerekir:
• Kaynağı bilinmeyen ya da güvenilir olmayan kişi ya da kurumların dağıttığı
programları kullanmaktan kaçınmak gerekir.
• Başka kaynaklardan alınan disket ya da teyplerdeki programların virüs tarama
programları tarafından incelenmeden bilgisayara kopya edilmemesi gerekir.
• Virüs tarama programlarının sık sık yenilenmesi gerekir. Aksi halde yeni geliştirilmiş
virüslerin bulunması mümkün olmaz.
• Virüslerin aktif hale gelmesi için, virüs bulaşmış olan programların çalıştırılmaları
gerekir. Veri dosyaları ile virüs yayılmaz. Aynı şekilde içinde virüs olduğu
belirlenmiş olan programlar, doğrudan ya da dolaylı olarak işletilmedikleri
sürece virüs yayılmaz.
• Virüsler genellikle oyun programları gibi çekici programlar ya da pahalı ücretli
programların ucuz kopyaları içinde dağıtılırlar. Bu tip bir programla karşılaşıldığında
şüphe ile bakmak gerekir. Ücretli programları, yetkisiz kişilerden
alıp kullanmanın telif hakları ile ilgili yasaları çiğnemek demek olduğu da hatırlanmalıdır.
Virüs bulaşmış bir programla karşılaşıldığında alınacak tedbir duruma göre değişir.
Kimi virüsler programları eski haline dönüştürülebilecek biçimde bozar; bunları
virüs tarama programları düzeltebilir. Çoğunlukla da program eski şekline dönüşemeyecek
şekilde bozulmuş olduğundan, program dosyasını ve hatta bütün bir sabit
diski tamamen silmek gerekir. Böyle durumları en az zararla atlatabilmek için sabit
disklerdeki dosyaların, tabii temiz şekli ile, yedeklemesinin yapılması gerekir.
Özet
Bilgisayarlara hangi işi, ne zaman, hangi verilerle ve nasıl yapacağını bildiren komutlar dizisinin
bütününe yazılım denir. Kullanıcıların kendi geliştirdikleri programlara uygulama
yazılımı; uygulama programlarının hazırlanmasında ve çalıştırılmasında kullanılan programlara
da sistem yazılımı denir. Uygulama programları, çözümleme, tasarım, kodlama ve
hata ayıklama süreçlerinden geçerek ve programlama dilleri kullanılarak hazırlanırlar.
Sistem yazılımları ise daha çok uzman yazılım şirketleri tarafından geliştirilir. Kullanıcılar
uygulama programlarını, kullanım dokümanları ile birlikte paket olarak da satın alabilirler.

Kötü amaçla yazılmış truva atı, kurt ya da virüs adı ile anılan program parçalarından korunmak
için özel önlemler almak gerekir. Aksi halde zaman, emek ve para kaybı ile karşılaşma olasılığı
vardır.
Değerlendirme Soruları
Aşağıdaki soruların yanıtlarını, verilen seçenekler arasından, bulunuz.
1. Aşağıdakilerden hangisi yazılım olarak adlandırılabilir?
A. Bilgisayar belleği
B. İşletim sistemi
C. Mikroişlemci
D. Programcı
E. Kurumda çalışan personel isimleri dosyası
2. Hangisi sistem yazılımı sınıfına girmez?
A. Düzeltme programları
B. Sıralama programları
C. İşletim sistemi
D. Maaş hesaplama programı
E. Diskten teybe yedekleme programı
3. Hangisi uygulama programları hazırlanırken geçilen aşamalardan değildir?
A. Tasarım
B. Çözümleme
C. Sözdizim hatası temizleme
D. Virüs taraması
E. Örnek verilerle test etme
4. Hazır yazılım arayan bir kullanıcı hangi kaynaklara başvurabilir?
A. Bilgisayar dergilerindeki reklamlar
B. Bilgisayar kurultay ve fuarlarındaki tanıtım toplantıları
C. Yazılım pazarlama şirketleri
D. Bilgisayar ağlarında tarama
E. Hepsi
5. Bilgisayar virüslerinden korunmak için nelere dikkat edilmelidir?
A. Sık sık virüs taraması yapılmalı
B. Virüs tarama programları sık sık yenilenmeli
C. Sabit diskteki programların temiz kopyaları tutulmalı
D. Önemli programlar virüslere karşı aşılanmalı
E. Yukarıdakilerin hepsi
Suat
YD Özel Tim
Mesajlar: 9
Kayıt: 19 Nis 2010 15:01
İletişim:

Re: yazılımlar

Mesaj gönderen Suat »

Emre bunu kimse Okumaz Ülkece kitap okumayı sevmiyoruz :D bilgiler kısa ve öz olsun :)
Cevapla

“Yazılım” sayfasına dön